Bodrum’u Bekleyen Tehlike: Susuzluk
Muğla-Milas sınırları içinde bulunan Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallerini işleten ‘Yeniköy-Kemerköy Elektrik Üretim Ticaret AŞ’ tarafından, yeni kömür sahaları açmak için Çamköy ve İkizköylüler’e istimlak ihtarnameleri gönderilmeye başlandı. İstimlak edilecek arazilerin; Bodrum ve yarımada ölçeğine, Milas-Bodrum Havalimanına, Güllük gemi yükleme limanı ve turizm beldesine içme suyu sağlayan su kuyularının bulunduğu bölgeye dayanması; Bodrum ve Milas Belediye başkanları, siyasiler, uzmanlar ile muhtarların tepkisine neden oldu.
NEVZAT ÇAĞLAR TÜFEKÇİ
Muğla-Milas sınırları içinde bulunan Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallerini işleten ‘Yeniköy-Kemerköy Elektrik Üretim Ticaret AŞ’ tarafından, yeni kömür sahaları açmak için Çamköy ve İkizköylüler’e istimlak ihtarnameleri gönderilmeye başlandı. İstimlak edilecek arazilerin; Bodrum ve yarımada ölçeğine, Milas-Bodrum Havalimanına, Güllük gemi yükleme limanı ve turizm beldesine içme suyu sağlayan su kuyularının bulunduğu bölgeye dayanması; Bodrum ve Milas Belediye başkanları, siyasiler, uzmanlar ile muhtarların tepkisine neden oldu.
Havzadaki su kuyularından 3 bin dönüm tarım arazisinin de sulandığını belirten Çamköy Muhtarı Mehmet Emin Soydan, “Elimizden alınmak istenilen araziler verimli tarım arazileri ve zeytinlikler olup, biz geçim kaynaklarımızdan vazgeçmek istemiyoruz” diyerek başka önemli bir noktaya dikkat çekti. Muhtar Soydan, “Havzamızdaki su kaynaklarının, kömür çıkarma faaliyetleri sırasında zarar görüp-görmeyeceği konusunda mutlaka DSİ’den görüş alınması gerekiyor. Bu görüş alınmış mıdır ya da DSİ devre dışı mı bırakıldı merak ediyoruz” diye konuştu.
BÖLGEYE SU SAĞLAYAN KUYULAR
Çamköy bölgesinde MUSKİ 8, AKFEN(Güllük)3, DHL(Milas-Bodrum Havalimanı) 3, sulama amaçlı 5 ve Karacahisar-Su çıkan mevkiinde 2 kuyu ve bir kaynak bulunduğunu belirten Muğla Büyükşehir Belediyesi MUSKİ yetkilileri, o bölgede yapılacak her türlü maden üretimin yeraltı sularını etkileyeceğine ifade ettiler. Bölgedeki su kaynaklarının, Bodrum’a içme suyu verilen Geyik Barajının ana beslenme kolunu oluşturduğunu belirten MUSKİ yetkilileri, toplam 21 kuyudan yılda yaklaşık 14 hm3 (1 hm3 =1 milyar litre) yeraltı su çekimi yapıldığını, bunun yaklaşık 6 hm3’ünün sulama için kullanıldığını kaydederek, şu bilgileri aktardılar: “Burada MUSKİ’nin içme ve kullanma suyu olarak kullandığı 8 kuyudan elde edilen 8 hm3 (8 milyar litre) su, Bodrum ilçe merkezi, yarımada genelindeki 53 belde ve köy/mahalle ile Milas’ın 10 mahallesine hitap etmektedir. Dolayısıyla olası bir maden üretimi durumunda bahsi geçen onlarca yerleşim alanı susuz kalacaktır. Bu bölge kesinlikle istimlak kapsamı dışında tutulmalı ve su havzası kömür üretimi nedeniyle zarar görmemelidir.”
BODRUM’U TEHDİT EDEN PROJELERİ ONAYLAMIYORUZ
Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, “Kömür üretimi için yapılacak patlatmalar ve kazılar, suyun doğal akışını değiştireceği için Bodrum Yarımadası’nın içme suyunu sağlayan bu bölgenin büyük bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu söyleyebiliriz” diyerek şöyle devam etti: “Bodrum, nüfusu yaz ve kış mevsimlerinde büyük değişim yaşayan bir turizm kentidir. Kış nüfusumuz ortalama 200 bine yaklaşmaktadır. Yaz aylarında ise ilçemizi ziyaret edenlerle birlikte bu sayı 1.5 milyona ulaşmakta. Burada telafisi mümkün olmayan bir hatanın yapılması durumunda, Bodrum, susuzluk tehdidi ile burun buruna gelecektir.”
Başkan Aras, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu bölgedeki istimlak çalışmasının, su havzasını tam anlamıyla koruma altına alacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Kömür üretimi için yapılacak patlatma faaliyeti, sadece bulunduğu bölgeyi değil, yakın çevresini de etkileyeceğinden, koruma altına alınacak bölgenin sınırının da buna göre çizilmesi beklentimizdir. Suyun alternatifi yoktur, ancak enerji kaynaklarının pek çok alternatifi vardır. Turizm sektörünü yaşatabilmemiz için doğamıza, çevremize, suyumuza, kaynaklarımıza sahip çıkmamız şart. Aksi durumda biz Muğla’da, Bodrum’da turizm yapamayız. Biz Bodrum’un kültürel ve doğal mirasını, tertemiz havasını, içme suyunu ve gıdasını tehdit eden hiçbir projeyi onaylamıyoruz…”
SU, KÖMÜRDEN DAHA ÖNEMLİ
Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, Memleketin geleceğini düşünürken, konuya sadece kömür ve termik santral penceresinden değil, bir de su kaynakları açısından bakmak gerektiğine işaret ederek şunları söyledi: “Eğer Çamköy’deki bu su rezervi, buradaki çalışmalardan etkilenecekse ki etkilenme ihtimali çok yüksek, bu sadece Çamköy’ü, Karacahisar’ı değil tüm Milas’ı tüm Bodrum’u ve Havalimanına varıncaya kadar ulusal ve uluslararası tüm turizm ağını doğrudan etkileyecek bir duruma gelecek… Bu nedenle bu konuda hassas olmak ve bir tavır geliştirmek gerekiyor.”
Tokat sözlerini şöyle tamamladı: “Burada 80 metre derinliğe kadar bir maden çıkarma çalışmasından söz ediliyor. Bu nedenle bu havzadaki kaynaklarının buradaki çalışmalardan etkileneceği, kaçınılmazdır. İleride sadece madene bağlı hayat sürdüremeyeceğiz. Suya da ihtiyaç var. Bunları göz önüne alacak şekilde istimlak çalışmalarını tekrar gözden geçirmekte ve revize etmekte yarar var... Su, kömürden daha önemli!”
SUSUZLAŞTIRMANIN TEHLİKESİ
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Alan, şöyle konuştu: “Söz konusu alan; kömürün alındığı derinlik, kuyulara olan mesafesi ve yeraltı su seviyesi dikkate alındığında; yapılacak açık ocak kömür işletmesi sırasında, susuzlaştırma yapılmasına ihtiyaç olduğu, susuzlaştırma amacıyla bölgede yapılacak aşırı miktarda su çekimi, Bodrum ve çevresine su sağlayan kuyuları doğrudan etkileyecektir. Ayrıca açık ocak kömür madeni işletmesi sırasında çevrenin tahrip olması nedeniyle bölgedeki yeraltı suyunun kalitesinde bozulmaya(kirliliğe) neden olacağı düşünülmektedir. Ülkemizin en önemli turizm merkezlerinden birisi olan Bodrum ve çevresinin; ileriki süreçte susuz kalması, bu kuyulardan içme ve kullanma suyu temin eden yurttaşlarımızın su kirliliğinden kaynaklı olarak sağlıklarının tehlikeye gireceği ihtimali bulunmaktadır. O nedenle Bodrum ve Milas ilçelerine su sağlayan Çamköy su havzasına alternatif yeni bir alan bulunmadan, bu alanda açık ocak kömür madenciliği işletmesi yapılmamalıdır.”
SU CANAVARI KÖMÜR MADENLERİ
“Çok uzak olmayan bir gelecekte, Muğla su kıtlığı ile karşı karşıya kalabilir” diye konuşan MUÇEP-Kömürsüz Çalışma Grubu üyesi Deniz Gümüşel şunları kaydetti: “Müştereklerimiz olan değerli su varlıklarımızın, su canavarı kömür madenleri ve termik santrallere mi tahsis edeceğimizi; yoksa makul miktarlarda yöre insanının içme/kullanma ve tarımsal su ihtiyacını karşılamak için mi kullanacağımızın kararı bilim insanlarının yol göstericiliği ve halkın katılımı ile şimdiden değerlendirilmesi ve karar alınması gereken acil bir sorundur. Daha da önemlisi ekosistemleri sağlıklı tutabilmek için su varlıklarının bütüncül bir yaklaşımla insan baskısından korunmasını sorumluluğumuz olarak tanımlamak zorundayız.”
Güllük Muhtarı Ali Polat: “Beldemizde kışın 6, yazın ise 40 bin insan yaşıyor. Su ihtiyacımız Çamköy’deki kuyulardan sağlanıyor. Kuyularımıza yakın noktadan kömür çıkarılmasıyla, su kuyuları zarar görecektir. Belde olarak susuzluk tehlikesi yaşamak istemiyoruz. Yetkililer Çamköy ve çevresindeki istimlak çalışmalarını durdurmalıdır.”
SAĞLIKLI BİR ÇEVREDE YAŞAMA HAKKI
Muğla Milletvekili ve İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkanı Prof. Dr. Metin Ergun, bölgenin içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılayan su havzasının önemine dikkat çekerek şu açıklamayı yaptı: “Kömür madenleri için tahsis edilen bölgelerde ortaya çıkacak olan doğa katliamlarının hiçbir maddi ikamesi olmayacaktır. Kömür çıkarma çalışmaları sırasında yeraltı su kaynakları kirlenecek ve yakın gelecekte çok ciddi susuzluk tehlikesi ortaya çıkacaktır. Bu yanlış proje ile Bodrum gibi ülkemiz açısından çok önemli bir ilçemiz susuz kalma riski ile karşı karşıyadır. Ayrıca Devlet Su İşleri gibi çok ciddi bir kurumumuzun bile bu konuda görüşünün alınmadığı ve bu bölgenin kömür madenciliğine açılmasının bir oldu-bittiye getirildiği konusunda çok vahim iddialar vardır. Adeta doğal bir cennet olan Muğla’mızın her tarafında doğal güzelliklerin ve ormanların kömür madenleri için yok edilişini kabul etmemiz mümkün değildir. Biz İYİ Parti olarak, temiz ve sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını ‘insan haklarının vazgeçilemez bir unsuru’ olarak telakki ediyoruz. Ayrıca, ekolojik dengenin korunmasını da çevre konusunda kırmızıçizgimiz olarak değerlendiriyoruz. Yeraltı kaynaklarımızı en verimli şekilde kullanalım ama çevreyi ve insan sağlığını bu şekilde ölümcül risklere atmadan yapalım diyoruz. Biz hem vatandaşlarımızı hem de doğal çevreyi tehdit eden bu meselenin peşini bırakmayacağız, her platformda takipçisi olacağız ve elimizden ne geliyorsa yapacağız.”
FOSİL YAKITLAR TERK EDİLMELİ
CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan da bölgedeki verimli tarım arazilerinin ve doğal bitki örtüsünün kömüre feda edilmemesini dile getirerek, kömür çıkarma faaliyetlerinden dolayı Bodrum ve Milas yerleşim alanlarına su sağlayan kuyuların bundan mutlaka zarar göreceğini, bu nedenle buradaki istimlak çalışmalarının durdurulması gerektiğini kaydetti. Milletvekili Özcan şöyle konuştu: “İstimlak çalışmaları yapılan Çamköy ve İkizköy bölgesi; tarım, orman, su ve arkeolojik alan olması nedeniyle insan ve canlılar için çok önemli bir yaşam alanıdır. İki köyün dışında kalan toplam 20 köyü de kapsayacağı söylenen istimlaklerin mutlaka durdurulması gerekmektedir. Teknolojik ömrünü tamamladığı söylenen Yeniköy termik santralinin kapatılması, bu haliyle çalıştırılmaması gerekir. Bu bölgenin istimlak kapsamından çıkarılması doğru olur. Bölgemizde doğal habitatı yok eden fosil yakıtlı enerji üretimi yerine, rüzgâr ve güneş enerjisi üretimine yönelik planlama ve yatırımlar yapılmalıdır.”
Tarih: 11-01-2020