-
ERGÜN BÜLTEN
Tarih: 09-05-2025 01:16:00
Güncelleme: 09-05-2025 01:16:00
İnsan olmaktan kasıt ettiğimiz, insanileşmektir. İnsanileşmek içinse felsefeye ihtiyaç duyarız.
Çocukluğunda bitmez tükenmez bir sorgulamayla başlayan insanoğlu, yetişkinliğe geçtikçe sorgulamayı bırakarak inanmaya başlar. Artık her şeyden emin olmaya başlamıştır. Oy vereceği siyasi partiden hangi yemeği çok sevdiğine, hangi kitabı okuyacağından nasıl biriyle evleneceğine kadar her şeyden emindir.
Bu emin olma duygusu, ona hayatında birçok şeyin garantisini sağlamıştır. Yeni bir düşünceye, yeni bir bilgiye ihtiyaç duymaz; kendinden emindir, her şeyi bilir.
Oysa çocukluğumuzda deneyimin, bilginin değil; ailemizin, bizi dış güçlerden koruyanların güvencesindeyizdir. Bilmekten çok sorgulamaya ihtiyaç duyarız.
İşte hayatta garantici olmayan, büyüdüğünde kendisini koruma ve güvenceye ihtiyaç duymayan, çocukluktaki gibi sorgulamaktan korkmayan bir birey; gerçek manada birey olma potansiyeline ulaşır.
Var olmanın en önemli eylemlerinden biridir düşünmek. Düşüncelerinden emin olmak değil, çocuklar gibi sorgulayabilmektir önemli olan. Bu da ancak korkularımızdan arınarak, garanticilikten kurtularak, inançlarımızı sorgulayarak gerçekleşebilir.
Var olmanın, gerçek bir insan olmanın yolu düşünmekten geçer.
Bu konuda Descartes’ın güzel bir sözü vardır: “Düşünüyorum, öyleyse varım.” (Cogito, ergo sum.) Var olmak; gerçek olmakla, doğru olmakla, hakikat olmakla sonuçta bağlantılıdır. Ve insan, var olabilmenin ötesine geçebilmesi için düşünmeli, düşünebilmeli, modern ve çağdaş düşünce üretebilmelidir. Bu gereklilik; inanmaktan, kendinden emin olmaktan, hata yapmamaktan daha değerlidir.
Çünkü var olmadan insan olamaz; insan olmadan ise, İslam dini için eşref-i mahlûkat olan insan, felsefe için biyolojik yapıdan modern insan olma yolunda hüsrana uğramış, biyolojik olarak varlığın ötesine geçememiş, insanlıktan uzak bir yapıyla son buluruz.
Bu son buluş, insanın istediği; insanlık için istenilen bir son değildir.
İnsan, gerçeği sorgulayan, doğruyu irdeleyen, hakikatten emin olmayan, korkmadan sorgulayan birey olabilmelidir.
Ve belki de felsefe, eşref-i mahlûkat olmanın hakkını vermeye giden tek yoldur.
- Politik Oksimoron
- Tek Çare Atatürk'ün Vizyonu; Ülkenin Gidişatından Rahatsızım
- Acıdan Kaçmak ve Zevke Ulaşmak Üzerine Stoacı Bakış
- Tutkular (Hevâ) Üzerine; Tutkulara Descartes, Stoacılık, İslamî Yaklaşım
- Felsefenin Dört Kavramı ve Bilime Yol Açan Doğası
- Türkiye'de Düşünce Çürümesinin Anatomisi
- Hangi İsa?
- Demokrasiye Demagog Darbesi
- Akıl Nedir? Felsefi Düşünce Nasıl Geliştirilir? Üç Önemli Adım
- Bir Zamanlar İnsanlar Ne Kadar da Kandırılmaya Müsaitmiş!
- Fideizm: Rasyonalizme Karşı İnanç Temelli Bir Yaklaşım
- TANRI İNANCI: AKIL, BİLİM VE GÖNÜL